Menü Kapat

veteriner hekimlerin tek sağlık konsepti yaprak pati insan figürü

Veteriner Hekimlerin Gıda Güvenliği için Önemi

Veteriner hekim deyince çoğu kişinin aklına sadece hayvan sağlığı ile ilgilenen uzmanlar gelir. Oysa veteriner hekimlerin sundukları hizmetler ve etki alanları, bunun çok ötesindedir. Yaptıkları çalışmalar, insan sağlığı ile yakından ilişkilidir. İçinden geçmekte olduğumuz Kovid-19 pandemisi, bunun en çarpıcı örneklerinden biridir. Koronavirüsün hayvanlardan insanlara bulaşmasıyla nasıl küresel bir salgına dönüştüğünü, maalesef hep birlikte gözlemledik.

Yediğimiz gıdalardan çevre sağlığına, salgın hastalıkların önlenmesinden tedavisine kadar birçok alanda önemli görevler üstlenen veteriner hekimlerin toplum sağlığındaki yeri yadsınamaz. Biz de bu kritik konu için ayrı bir yazı hazırlamak istedik ve veteriner hekimlerin gıda güvenliği için önemini, sizler için mercek altına aldık.

Gıda Güvenliği, Veteriner Halk Sağlığı, “Tek Tıp, Tek Sağlık” konsepti ve daha fazlası için gelin vakit kaybetmeden yazıya göz atmaya başlayalım…

Veteriner Hekimlik Neleri Kapsar?

Veteriner hekimlerin aldığı eğitim, aslında oldukça multidisipliner bir içeriğe sahiptir. Bu eğitim içeriğinde, tabii ki hayvanları muayene edip tedavi etmek vardır. Ancak hayvan yetiştiriciliği, hayvan ürünlerinin üretimi ve patolojisi, hayvansal gıdaların muayene ve teknolojisi gibi daha birçok uzmanlık alanı da bu eğitimin kapsamı dahilindedir.

veteriner hekimlerin eğitimi kedi köpek tedavi

Veterinerler, insanlar tarafından yenilebilecek hayvanların sağlıklı şekilde üretiminden, kesiminden ve insanlara güvenli şekilde ulaştırılmasından sorumludur. Ayrıca hayvanlardan elde edilen yumurta, süt, yoğurt, peynir gibi ürünlerin insan sağlığına uygun şekilde üretilmesi ve tüketicilere ulaştırılması, yine veteriner hekimlerin kontrollerine tabidir. Bu noktada veteriner hekimler, tarladan sofraya ve çiftlikten çatala güvenli gıdanın teminatıdır.

Benzer şekilde; hayvanlarla direk temas veya hayvansal gıdalar yoluyla insanlara bulaşan zoonotik hastalıklar, veteriner hekimlerin temel çalışma alanları arasındadır. Zoonozlar, hayvan sağlığını olumsuz etkileyip hayvan ölümlerine ve ekonomik kayıplara neden olur. Öte yandan insanların hastalanmasına sebep olarak halk sağlığı için de ciddi bir tehdit oluşturur.

Veteriner Halk Sağlığı Gıda Güvenliği İlişkisi

Veteriner halk sağlığı; gıda güvenliği, çevre, hayvan ve insan sağlığı konularının merkezinde durur. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) bu kavramı, “insan sağlığını korumaya ve geliştirmeye yönelik halk aktivitelerinde kullanılan veterinerlik yeteneklerinin bir bileşimi” olarak tanımlar.

Veteriner Hekimlerin Gıda Güvenliğine katkısı

Bugün halk sağlığını tehlikeye atan hastalıkların %75’ten fazlası, zoonotik kökenlidir. Yani direk hayvanlardan ya da hayvansal gıdalar üzerinden insanlara bulaşmaktadır. Dolayısıyla bu zincir üzerinde gıda güvenliği ne oranda sağlanırsa, halk sağlığı da o oranda korunmuş olur.

Gıda güvenliği, hayvanların uygun hijyen şartlarında temiz bir çevrede beslenmesiyle başlar. Doğru ve kaliteli yemle beslenen, temiz çevre şartlarında yetişen hayvanlardan elde edilen ürünler de bir o kadar sağlıklı olacaktır. Bu ürünlerin uygun şekilde muhafazası ve yeterli miktarda tüketilmesiyle de sağlıklı nesillerin yetişmesinin önü açılır.

Veteriner hekimlerin gıda kaynaklı riskleri tespit edip önlemesi ve yönetmesi, gıda güvenliği çalışmalarının temelidir. Bu bağlamda güvenli gıdanın bulunabilirliği, halkın bu gıdalara erişimi, güvenli gıdanın kullanımı ve istikrarında aktif rol alırlar. Gıda güvenliğine yaptıkları bu katkılar, bir yandan halk sağlığını korurken diğer yandan sürdürülebilir kalkınmayı destekler. Böylece tarım, turizm ve ülkenin genel ekonomik refahına katma değer sağlarlar.

veteriner hekimlerin hayvan kontrolü inek sığır

Veteriner hekimlerin halk sağlığına katkı yaptığı en önemli yerlerden biri de mezbahalardır. Mezbahada kesilen bir hayvanın eti, veteriner hekim muayenesi ve onayı olmadan halkın tüketimine sunulamaz. Hayvanlar mezbahada kesilmeden önce ve kesim sonrası, mutlaka veteriner hekimlerin kontrolünden geçer. Eğer hayvanda herhangi bir hastalık tespit edilirse, hayvanın eti ve iç organları mezbahanın yakma ünitelerinde imha edilir.

Dünya Veterinerler Birliği’nin gıda güvenliği ve beslenme üzerine yayınladığı bilgi notu, tüm bu bilgileri özetler niteliktedir. Veteriner hekimler; hayvan sağlığı ve refahını koruyarak, daha güvenilir, sürdürülebilir, çevreyi kirletmeyen ve istenmeyen maddelerden arınmış besleyici gıda teminine öncülük ederler. Bu nedenle de gıda güvenliği ve halk sağlığının vazgeçilmez aktörleridirler.

Veteriner Hekimlerin Baş Düşmanı, Zoonozlar!

Son yıllarda artan insan ve hayvan hareketliliği, zoonotik patojenlerin yayılmasına ve yenilerinin türemesine neden olmaktadır. Zoonotik hastalıkların topluma ve devlete maliyeti ise oldukça yüksektir. TÜSPE’nin Türkiye’de Zoonotik Hastalıkların Hastalık ve Maliyet Yükü isimli raporu, bunu tüm detaylarıyla gözler önüne sermektedir.

Sağlık Bakanlığı’nın tehlikeli olarak değerlendirdiği ve bildirilmesini zorunlu kıldığı toplam 50 hastalıktan 26’sı hayvanlardan bulaşır. Veteriner hekimlerin bu hastalıkları hayvanlar üzerinde zamanında tespit etmesi ve önlemesi, olası salgınları engeller. Böylece bu hastalıkların insanlara bulaşması ve etki alanının genişlemesinin de önüne geçmiş olurlar.

En Sık Görülen Zoonozlar

Türünün zoonoz olduğunu bilmesek de aslında zoonotik hastalıkların çoğuna aşinayız. Kuş gribi, domuz gribi, şarbon ve brusella, halk arasında en çok bilinen zoonotik hastalıklardandır. Kırım-Kongo kanamalı ateşi, ebola, kuduz, tüberküloz ve kist hidatik ise listenin diğer en bilinenleri diyebiliriz.

zoonotik hastalıklar virüs

Brusella diğer adıyla Malta Humması, özelliklerde süt sığırlarında görülür ve ineklerde yavru kaybına sebep olur. İneğin sütü yoluyla insanlara bulaşan bu hastalık, ateş ve eklem ağrısı yapar. Halk arasında verem olarak bilinen tüberküloza ise genelde sığırlarda rastlanır. Aynı brusella’daki gibi verem de ineklerde döl tutmama ve süt kaybına neden olur. Hastalığı taşıyan ineklerin etini veya sütünü tüketen insanları, ağır bir antibiyotik tedavisi beklemektedir.

Hem Brusella hem de tüberküloz; uzun, pahalı ve yorucu bir tedavi sürecini gerektirir. İş gücü kayıpları da bu hesaba eklendiğinde hastalıkların bilançosu, toplum ve devlet için iyice ağırlaşmaktadır. Fakat zoonotik hastalıklar, veteriner hekimlerin yardımıyla henüz hayvanlardayken önlenebilirse, tüm bu zararların önüne geçmek mümkündür.

Kedi, köpek, kemirici ve yabani hayvanlardan insana bulaşan kuduz gibi hastalıklar, hayvanların aşılanması sayesinde engellenebilir. Veteriner hekimler yaptıkları aşılama çalışmalarıyla önce hayvan sağlığını, dolayısıyla da insan sağlığını korumuş olurlar.

Paraziter zoonozlardan olan kist hidatik hastalığı, karaciğer, akciğer ve beyinde içi su dolu kesecikler yaratır. Bu organları yiyen köpekler vasıtasıyla diğer hayvanlara ve insanlara bulaşan hastalık, uzun süre belirti göstermez. İlerlediğinde ise öksürük ve solunum yetmezliğine yol açar. Kurban kesiminden sonra ortaya çıkan atıkların diğer hayvanlara yedirilmemesine yönelik uyarılar, işte tam da bu yüzdendir. Eğer toplum olarak bu konularda bilinçlenir ve gereken tedbirleri alırsak, birçok hastalığı henüz yayılmadan önleyebiliriz.

Veteriner Hekimlerin “Tek Sağlık”taki Yeri

Tek Tıp, Tek Sağlık“; ideal insan, hayvan ve çevre sağlığına ulaşmak için farklı disiplinlerin yerel, ulusal ve küresel düzeyde işbirliği içinde çalışmasını sağlayan bir yaklaşımdır. Buna göre; insan ve hayvan aynı ekosistemi paylaşır. Bu nedenle de halk sağlığı için birden fazla disiplinin bir arada çalışması gereklidir. Veteriner hekimler ise hayvan refahı ve sağlığına yaptıkları katkılar nedeniyle bu üçlünün kritik parçalarındandır.

Veteriner Hekimlerin Tek Sağlık Günü

Tek Sağlık yaklaşımının özellikle ilgili olduğu çalışma alanları arasında gıda güvenliği, zoonozların kontrolü ve antibiyotik direnciyle mücadele yer alır. İnsan ve hayvan hekimliğinin işbirliği yapması gerektiğini savunan bu anlayış, korumanın tedaviden önemli olduğunu vurgular. Tedavi giderleri ve kalıcı hasarlarla karşılaşmamanın yolu, hastalıklardan korunmaktır.

Güvenli gıdalarla dengeli beslenen toplumların, daha az hastalığa yakalanması tesadüf değildir. Bu tür toplumlarda, hayvansal gıdaların üretim ve denetiminde veterinerler etkin görev yapar. Aksinin yaşandığı ülkeler ise sağlık harcamaları, can kayıpları ve ekonomik zorluklar gibi birçok maliyetle karşılaşır. Bu durum da sosyoekonomik gelişimi baltalar.

Veteriner hekimler, yaptıkları araştırmalarla tek sağlık kavramına reaktif ve proaktif olarak dahil olurlar. Çünkü bir yandan hayvanlardaki bulaşıcı hastalıkları tespit ve tedavi ederken, diğer yandan insanlardaki enfeksiyöz olmayan hastalıkların sebeplerini araştırırlar.

veteriner hekimlerin araştırma çalışmaları mikroskop

Veterinerlerin yürüttükleri çalışmalar; insanları, hayvanları ve gıdaları hastalıklardan korur. Tıbbi keşiflerde ve ilaçların geliştirilmesinde aktif rol oynayan veteriner hekimler, halk sağlığının koruyucusu konumundadır.

Sonuç olarak; sağlıklı çevrede yetişen sağlıklı hayvanlar, sağlıklı gıdaların üretilmesine ve tüketilmesine neden olur. Sağlıklı gıdalarla beslenen sağlıklı insanlar ise sağlıklı bir toplumu inşa eder. Veteriner hekimler ise bu aşamaların tümünde etkisi olan ender meslek gruplarındandır. Bu nedenle de gerek gıda güvenliği gerekse halk sağlığındaki yerleri son derece kıymetlidir.

Benzer Yazılar